Dorn terapi omurganın ve omurga üzerindeki eklemlerin yanlış hizalanmasını düzeltmek için geliştirilen organik bir yöntemir. İlk kez Almanya’nın güneyinde küçük bir kasabada uygulanmıştır ve adını Dieter Dorn’dan alır.
Dorn terapi metodu fizik tedavi, rehabilitasyon ve manuel terapi alanlarında sıkça başvurulan, omurga ve eklemler üzerindeki yanlış dizilimi iyileştirmek etmek için kullanılan bir yöntemdir. İlk olarak Almanya’da uygulanmaya başlanmıştır ve Almanya’da birçok sağlık sigorta şirketleri tarafından ödeme kapsamına alınmış, bu sebeple özellikle Almanya’da sıkça başvurulan bir manuel terapi yöntemi haline gelmiştir.
Dorn terapinin en büyük özelliği sürecin hasta ile koordineli ilerlemesidir. Dorn terapi, hastaların günlük rutinlerine bağlı fiziksel hareketlerini gerçekleştirirken, omurga ya da eklemler üzerine başparmağın ucu ile hafif baskılar yapılarak uygulanır. Uygulanan bu baskılar sonucu omurga ve eklemler üzerindeki hizalanmanın organik olarak yani vücudun kendi doğal deviniminde gerçekleştirilmesi sağlanır.
Dorn terapi hastanın aktif katılımıyla gerçekleşen ve hiçbir yan etkisi bulunmayan doğal ve güvenli manuel terapi yöntemi olmasından ötürü birçok farklı hastalıklar üzerinde başarılı sonuçlar kaydetmiştir. Omurgalar üzerinden bedene yayılan bir yöntem olan dorn terapi, sırt ve eklem ağrılarının yanı sıra iç organlarla ilgili rahatsızların giderilmesinde de etkin bir şekilde uygulanmaktadır.
Dorn terapi ile tedavi uygulamasından önce hasta üzerinde mutlaka detaylı analiz yapılması gerekmektedir. Dorn terapinin uzman fizyoterapistler kontrolünde uygulanması hastalığın seyri ve terapinin başarı ile sonuçlandırılması için büyük önem teşkil etmektedir. Fizyoritim Sağlıklı Yaşam ve Manuel Terapi Ankara ve Rehabilitasyon merkezinde uzman fizyoterapist Kaan Akın ve Mehmet Şen kontrolünde bir çok farklı rahatsızlıklar üzerine başarı ile dorn terapi uygulaması yapılmaktadır.
Dorn terapi yönteminde vücut alttan üste, ayaktan başa doğru işlenmeye başlanır, hızlı ve olumlu sonuçlar kaydedilir. Terapi öncesi postürün detaylı bir haritası çıkartılır ve ilk aşama olarak bacak boyunun eşitlenmesi ile başlanılır. Bu süreçte kalça ve omurganın hizalanması hedeflenir ve hastadan rutin dinamik hareketlerin uygulanması istenir.
Dinamik hareketler hasta tarafından uygulanırken, uzman fizyoterapist kontrolünde dorn terapi başparmağın doğru yerlere baskı uygulanması ile başlar. Bu sayede bacak boyu eşitlenir, pelvis yani leğen kemiği ve sacrum parallelliği sağlanır ve omurga üzerinde omurların hizalanma çalışmalarına başlanır.
Vücudun alt tarafından başlanılan dorn terapi uygulamasında aynı işlemler köprücük kemiği, boyun omurları ve son olarak kafa kemikleri üzerine de uygulanarak vücuttaki tüm eklem ve kemiklerin olması gereken pozisyona getirilmeleri sağlanır. Dorn terapi uygulamasında dikkat edilecek en önemli husus, terapinin mutlaka uzman fizyoterapistler kontrolünde uygulanmasıdır. Aksi durumlarda kalıcı sakatlık riski ile karşı karşıya kalınabilinmektedir.
Dorn terapi mobilizasyon tekniği ile uygulanan etkili ve güvenli bir fizik tedavi ve manuel terapi yöntemidir. Bu yöntem ile sinirler rahatlatılıp, vücutta kan dolaşımının sağlıklı bir şekilde yürütülmesi sağlanarak, hücrelerin beslenmesi ile vücudun kendi kendini yenileme sürecinin başlatılması hedeflenir. Bu sayede vücut ağrıları azalmaya organlar üzerinde rejenerasyon meydana gelmeye başlar.
Dorn terapi uygulaması ile, terapi sonrası vücut üzerinde meydana gelen olumlu değişimler ışığında aşağıda yer alan pek çok farklı hastalıklar üzerinde başarılı sonuçlar elde edilmektedir. Dorn terapi uygulanan başlıca rahatsızlar aşağıdaki gibidir;
Ayrıca yüz kemiklerinin tekrar hizalanması ile deviasyon ve sinüs şikayetlerinin azaltıldığı, uykuda diş sıkma, diş gıcırdatma gibi problemlerin en aza indirildiği gözlemlendiği gibi leğen kemiği hizalanması ile karın bölgesi, bağırsak ve mesane problemlerinin giderildiği tespit edilmiştir.
Boyun bölgesindeki omurlar üzerinde meydana gelen deformasyonlar sonucu, boynun C şeklindeki kıvrımlı yapısının düzleşmesi durumunda meydana gelen rahatsızlığa boyun düzleşmesi adı verilmektedir ve bu problem boyundaki kasların aşırı gerilmesine yol açar. Aşırı gerilme ile beyine yeterince kan gidemez ve bunun sonucu olarak şiddetli baş ağrısı, migren, baş dömesi, unutkanlık gibi giderek kronikleşen hastalıklar görülebilinir.
Dorn terapi ile önce köprücük kemiği ile alt çene kemiğinin hizalanması sağlanır ve sonra ilk boyun omuru olan Atlas omuru üzerinde hizalanma işlemine devam edilir. Bu sayede boyun omurları üzerinde kaymalar giderilir, omurlar doğru şekilde hizalandırılarak dorn terapi ile boyun düzleşmesinin omurga üzerindeki deformasyonu başarılı bir şekilde giderilmiş olur.
Dorn terapi vücudun kendi kendini tedavi edebilmesini sağlayan bir çeşit manuel terapi yöntemidir. Bu sebeple dorn terapi uygulaması sonrası, 6 ile 8 hafta boyunca vücudun yenilenmesine zaman vermek ve terapiyi başarılı sonuçlandırmak için aşağıdaki hareketlerden kaçınılması önemle belirtilmektedir.
Dorn terapi omurga ve eklemler üzerine el ile uygulanan bir çeşit manuel tedavi yöntemidir ve Rudolf Breuss tarafından geliştirilen “intervertebral disk masajı” ile birlikte uygulandığında tedavide hızlı ve etkin sonuçlar alındığı kaydedilmektedir. Bu nedenle dorn terapi ile birlikte sadece sırt bölgesine uygulanan Breuss masajı ile vücut ağrısını hızlı ve efektif bir şekilde dindirmek, sırt kaslarını gevşeterek omurganın hareket yeteğini artırıp, kan dolaşımını güçlendirmek esas alınır.